Ahmet Can, Ekonomistler Platformu Genel Sekreteri

 

 

 

 

 

 

 

 

Ülkemizde kadın-erkek arasındaki sosyal, kültürel ve ekonomik hayattaki eşitsizlikler azaltılmaya çalışılsa da ciddi ilerlemeler kaydedildiğinden söz edemeyiz. Aslında birçok ülkeden daha önce kadınlarına seçme ve seçilme hakkı veren ülkemizin günümüzde kadınlarına daha fazla sahip çıkması yaşamın her kulvarında ilerlemelerine olanak sağlaması gerekmektedir.

Kadınlarımızın çalışma hayatındaki yerlerine baktığımızda ise maalesef erkek çalışanların uzağında kaldıklarını gözlemliyoruz. Bugün ülkemizde erkeklerin istihdama katılım oranı %70’lerde iken kadınların oranı %30’lar seviyesindedir. Demek ki kadınlarımızın önemli bir kısmı çalışma hayatımızın dışında ve üretkenlikten uzakta kalıp tüketim kesimi tarafında kalıyorlar. Bu duruma neden olan sebepleri ise; ataerkil bir toplum yapımızın yol açtığı bir olgu olan kadınların çalışmasına sıcak bakılmaması, kadınlarımızın doğum ve hasta bakımı gibi nedenlerle iş hayatından ayrılmaları, özellikle kentte yaşayan kadınlarımızın yeterli düzeyde eğitim alamamış olmalarından dolayı nitelikli işlerde istihdam edilememeleri şeklinde sıralayabiliriz.

İş hukukundaki her türlü cinsiyet ayrımını önleyen, doğum öncesi ve sonrası kadınların izinlerini düzenleyen, aynı işi yapan erkek ve kadınlara aynı ücretin verilmesini belirten maddeler kadınların çalışma hayatındaki yasal konumlarını düzenleyerek işgücüne katılım konusunda olumlu bir etki yapmıştır. Diğer taraftan özellikle kırsal bölgelerde yaşayan kadınlarımızın mesleki eğitimlerle iş sahibi olmaları sağlanmış, çeşitli teşviklerle de kadın girişimciliği desteklenmiştir. Ancak tüm bu çalışmaların kadın istihdamını artırmaya yönelik önemli bir sayısal etki gösterdiğinden söz edemeyiz.

Kadınların sadece aile hayatında öneminin yanı sıra ekonomik yaşamımızda da çok önemli bir yerde oldukları gerçeğini kabullenmeliyiz. Özellikle kırsal bölgelerimizde yaşayan kadınlarımız başta olmak üzere tüm kadınlarımızın eğitimlerini yarıda bırakmalarının önüne geçilmeli, mesleki beceriler kazanmaları konusunda daha fazla mesleki eğitim merkezleri açılmalı, kadın girişimciliğinin önü finansal boyutunun dışında kadınlarımıza teknik ve mesleki beceriler kazandıran eğitimlerle birlikte açılmalıdır.