Türkiye ekonomisinin ana sorunlarını tespit etmek ve bu sorunlara yönelik olarak çözüm önerileri üretmek üzere 2000 yılından bu yana faaliyetlerine devam eden Ekonomistler Platformu, Türkiye’de yaşayan Suriyelilere yönelik Türk Halkının düşüncelerini almak üzere bir araştırma yaptı.

Aksoy Araştırma tarafından 12 ilde 1500 katılımcı ile tamamlanan araştırma kapsamında katılımcılara çeşitli ifadelere nasıl baktıkları soruldu.

Rapora ulaşmak için tıklayınız.

BASIN BÜLTENİ

• EKONOMİSTLER PLATFORMU, TÜRKİYE’DE YAŞAYAN SURİYELİLERE YÖNELİK OLARAK BİR ARAŞTIRMA YAYINLADI
• ARAŞTIRMADA TÜRKİYE’DE YAŞAYAN SURİYELİLERE İLİŞKİN TÜRK HALKININ GÖRÜŞLERİ SORULDU
• RAPORDA DAHA ÇOK EKONOMİK ENTEGRASYONA İLİŞKİN ÇIKABİLECEK SORUNLAR ANALİZ EDİLDİ
• ARAŞTIRMAYA GÖRE TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞLARI, SURİYELİLERİN DİĞER ÜLKELERDEN GELEN GÖÇMENLERLE AYNI STATÜDE DEĞERLENDİRİLMESİNİ İSTİYOR

İSTANBUL – 02.10.2017: Türkiye ekonomisinin ana sorunlarını tespit etmek ve bu sorunlara yönelik olarak çözüm önerileri üretmek üzere 2000 yılından bu yana faaliyetlerine devam eden Ekonomistler Platformu, Türkiye’de yaşayan Suriyelilere yönelik Türk Halkının düşüncelerini almak üzere bir araştırma yaptı.

Aksoy Araştırma tarafından 12 ilde 1500 katılımcı ile tamamlanan araştırma kapsamında katılımcılara çeşitli ifadelere nasıl baktıkları soruldu. Araştırma sonuçları ile ilgili bir açıklama yapan Ekonomistler Platformu Başkanı Dr. Oğuz Demir şunları söyledi.

“Türkiye’nin gündelik ekonomik ve siyasi sorunlarla boğuştuğu bir dönemde, biz biraz daha uzun vadeli bir perspektiften çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türkiye’ye 2011 yılından bu yana gelen Suriyelilerin sayısı 3,5 milyon civarında. Savaşın devam ettiği bir ortamda bir geri dönüşün söz konusu olmadığını biliyoruz. Suriye’deki iç savaş tamamlandıktan sonra da sığınmacıların büyük bir kısmının Türkiye’de kalması söz konusu. Bu da bir uyum politikası ve çalışmasını zorunlu kılıyor. Uyum ise iki taraflı bir süreç. Yani hem Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları hem de Suriyeli sığınmacıların bu süreçle ilgili bir yol haritası ile sürece dahil edilmesi gerekiyor. Biz de bu noktadan hareketle böyle bir araştırma yaparak ekonomi tarafında bakış açısını ortaya koymak istedik.”

Araştırma sonuçları ile ilgili Demir şunları ifade etti.

“Genel olarak sonuçlara baktığımızda olumsuz bir imaj oluştuğunu görüyoruz. Araştırmaya katılanların büyük çoğunluğunun Suriyeli sığınmacı algısı olumsuz. Özellikle birçok noktada Suriyelilere ayrıcalık tanındığı düşünülüyor ve bu noktada Suriyelilerin de diğer göçmen ülke vatandaşları ile aynı şartlara tabii olması gerektiği araştırmada öne çıkıyor.

Katılımcıların %69,2’si Suriyelilerin işsizlik yarattığını ifade ederken, yine %67,2’lik kısmı kiraların artışında Suriyeli sığınmacıların rolü olduğuna inanıyor. Araştırmaya katılanların %60’ından fazlası çalışma izni ve vatandaşlık verilmesinde de temkinli hareket edilmesi gerektiğine inanıyor. Katılımcıların %78,2’si ise asayiş ve güvenlik sorunu çıkabileceğine inandıklarını ifade ediyorlar.

Öte yandan resmi rakamlara bakıldığında işsizlik ve asayiş açısından Suriyeli sığınmacıların çok az etkisi olduğu görülüyor. Dolayısıyla Türkiye’deki bu algının bir miktar yanlış anlamalar ve önyargılardan kaynaklandığını söylemek mümkün. Önümüzdeki dönemde eğer bir uyumdan bahsedeceksek kamuya bu algının değiştirilmesi için büyük görevler düşüyor. Aksi takdirde sosyal ve ekonomik açıdan tansiyonun tamamen bu yanlış algılarla artması söz konusu.”

Dr. Demir sözlerini şu şekilde tamamladı. “Biz Türkiye’nin orta vadede en önemli ekonomik ve sosyal sıkıntılarının başında bu konunun geldiğini düşünüyoruz. Bu noktada hükümetin elinden geldiğince çaba sarf ettiğinin de farkındayız. Ancak bu çalışmaların belirli bir plan dahilinde yürütülmesi, uyumun iki ayaklı olarak değerlendirilmesi büyük önem taşıyor.

İletişim: 0212 234 54 07